ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT SONRA İDAM

ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT SONRA İDAM

ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT SONRA İDAM

Türkiye yine kadına şiddet ve cinayetlerle gündeme geldi. Türkiye ilk önce Kırıkkaledeki cinayetle sarsıldı. Ardından Gaziantep ve Konyadaki olaylarla yıkıldı. Türkiyeyi yasa boğan olay Kırıkkalede 10 yaşındaki kızının gözleri önünde eski eşi tarafından boğazından bıçaklanarak hayatını kaybeden Emine Bulut ile adeta sarsıldı. Eski kocası tarafından boğazından bıçaklanarak hayatını kaybeden Emine Bulutun olayın yaşandığı anda cep telefonu ile çekilen görüntülerden Ben Ölmek İstemiyorum deyişi ve 10 yaşındaki kızının da Anne Lütfen Ölme diyerek, annesinin başını tutup ağlaması görüntülere yansımıştı. Henüz bu olayla sarsılan Türkiye ardından Gaziantepte doğum yapan bir annenin eşi tarafından bıçaklanması ile adeta şoka girdi. Bu olayların şoku devam ederken bir acı haberde Konyadan geldi. Karatay ilçesinde Tuba Erkol, şiddetli geçimsizlik sonucu eşinden boşanmak istedi ve eşi tarafından apartman dairesinde vücuduna aldığı 20 bıçak darbesi sonrası hayatını kaybetti. 9 yaşındaki küçük kızın Annemsiz Uyuyamam ki sözleri yürekleri dağladı. Bu olayların üs üste gelmesi ülke gündemini o kadar meşgul etti ki, Şırnak-Silopide terör örgütü tarafından şehit edilen askerlerimiz gündeme bile gelemedi.

Peki toplum olarak bizler nasıl bu hale geldik Avrupa Birliği hayali ile binlerce kanun tasarısı çıkarılıp duruldu Toplumda aile değeri hiçe sayıldı. İşsizlik ve bunalım sonrası aile içlerinde huzursuzluklar had safhaya çıkmaya başladı. Birçok aile şiddetli geçimsizlik nedeniyle mahkeme heyetlerine hücum etti. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından çıkarılan yeni yönetmelikler maalesef aile kavramını yerle bir etmiştir. Gelin yapılan hatalardan bir ders çıkaralım ve taşın altına elimizi koyarak, köklü çözümler üretelim.

Şimdi bu olaylardan gerekli dersleri çıkarmalıyız ve önce ahlak ve maneviyat çerçevesinde herkesi tekrar eğitmeliyiz. Bu tür suçları işleyenleri ise idam edilmeli ki bir daha bu suçu işlemeye kimse cesaret etmemelidir. Kısasın farz olduğu Kurna-ı Kerimde şu şekilde açıklanmıştır. Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın (öldürülür). Ancak her kimin cezası, kardeşi (öldürülenin velisi) tarafından bir miktar bağışlanırsa artık (taraflar) hakkaniyete uymalı ve (öldürülen) ona (gereken diyeti) güzellikle ödemelidir. Bu söylenenler, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Her kim bundan sonra haddi aşarsa muhakkak onun için elem verici bir azap vardır.

Ey akıl sahipleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki suç işlemekten sakınızsınız. (Bakara, 2/178-179)

Şimdi herkes taşın altına elini koymalı