İnsanın Kendisine Karşı Sorumluluğu

İnsanın Kendisine Karşı Sorumluluğu

İnsanın Kendisine Karşı Sorumluluğu

Ailede mutluluğun en önemli faktörlerinden birisi de kişinin kendine olan sorumluluklarını yerine getirmesidir.

Sorumsuz insan sorunlu bireydir.

Evet insanın kendisine karşı sorumlulukları nelerdir? Bunları birlikte irdelemeye çalışalım. 

Birincisi ve olmazsa olmazı sağlıktır. Sağlıksız insan sürekli kendisini kötü hissederek ailenin diğer fertlerininde kendilerini kötü hissetmelerine neden olur. Bu hususta Kanuni Sultan Süleyman ne demiş?

"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet biri

Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi"

Bunu söyleyenin bur sultan olduğunu düşünürsek söylediğinin ne anlama geldiği sanırım daha iyi anlaşılır. 

İstediği güce, kuvvete, saltanata sahip birisinin temennisinin sağlık olması, bize şu mesajı veriyor; Devlet gibi büyük bir nimete ve güce sahip olsanız bile sağlığınız yerinde değilse mutlu olamazsınız. Babası Sultan Selim'in şirpenceden çektiği acıları da iyi bilmektedir.Yavuz Sultan Selim gibi Doğu fatihi diyebileceğimiz bir insan sağlığına dikkat etmeyip çıbanla ilgili Hasan Can'ın uyarısını dikkate almayıp: "Hasan Can biz bir celebimiyiz ki ufak bir çıbanda hekime gidelim." Demesi sonucu o dikkate almadığı çıbanda vefat etmesi dikkat çekici ve ibret verici bir olay değil midir?  Bunun için insan olarak sağlığımızı tehlikeye atacak sigara, alkol ve bağımlılık yapan maddeler başta olmak üzere tüm zararlı alışkanlıklardan uzak durmak gerekir. 

'Atın ölümü arpadan olsun.' Mantığı insanın eşrefi mahluk olma elbisesini çıkarıp yaratılış amacına uymayan bir elbise giyinmesi anlamına gelir. 

At nihayetinde akıl ve irade özelliği olmayan bir varlıktır. Yani insan bu mantıkla kendini konumlandırdığı yeri iyi düşünmeli.

Bununla birlikte akıl sağlığını tehlikeye atan ve insanı öfke çukuruna yuvarlayan davranışlardan da uzak durmak gerekmektedir. Hapishanelere baktığımızda bir anlık öfke sonucu ne pişmanlıkların yaşandığı hikayeler görürüz. İçeriden çıkanları çoğu dışarının aslanı kesilip içeride kedi olacağıma dışarıda kedi olurum daha iyi demektedirler. Tabi sadece bu değil; insanın bir anda özgürlüğü dedim bulmaktadır.

Bir anlık öfke ömür boyu hapis mi, bir an sağduyulu düşünüp ömür boyu özgür mü yaşamak daha anlamlıdır. 

Bu noktada öfkeyle hareket edip cinayet işleyen insanların akıbetini göz önünde bulundurabiliriz. 

Yukarıda değindimiz iki hususudaha iyi anlamak için hastane ve hapishane ziyaretleri yapılabilir.

İnsanın kendine karşı sorumluluklarından birisi de yaratılış gayesine uygun yaşamaktır. 80 yıllık hedonist bir yaşam ve sonsuz acı mı yoksa 80 yıllık erdemli bir yaşam ve sonsuz bir mutluluk mu? İnsan inancını ufak pazarlıklara satarak ölüm sonrası hayatını cehenneme çevirmemelidir. Bu da insanın kendisine karşı sorumluluğudur. Yaratan Allah öyle demiyor mu? "Ve kim şükrederse kendisi için şükretmiş olur, kim de nankörlük ederse bilsin ki Rabbim hiçbir şeye muhtaç değildir, Cömert'tir." Neml/4

İnsanın Kendisine Karşı sorumluluklarının birisi de onurunu kaybedeceği davranışlardan uzak durmasıdır. Onursuz olarak anılmak bir insan için en büyük talihsizliklerden birisidir. Bunları da kısaca şöyle sıralayabiliriz: zina, kumar, alkol, yolsuzluk, zulüm, rüşvet, devlet malını zimmetine geçirmek gibi açığa çıktığında yüz kızartıcı davranışlardır. 

Evet insanın namusu kutsaldır. Burada dikkat çekmek istediğim bir konu sadece kadının değil kadın erkek olmak üzere insanın namusu kutsaldır. Bir insanın eşini aldatması kadar onursuz bir davranış var mı? Kadın erkek fark etmeksizin bu davranışı yapan birisi kendi onurunu vazgeçemediği bir dakikalık zevke kurban etmektedir. Yasak ilişkiler sonucu doğan çocuklar ise ya ölüme mahkum ediliyor ya da çocuk esirgeme kurumlarına teslim ediliyor. Bu da berberinde insanlığa nefret duyan bir bireyin varlığına dönüşüyor. 

Daha çok kazanmak hırsıyla varlığını kaybetmesi sonucu ailesini de kumar masasına koyan insanların ibretlik hayatları bizi bundan uzak tutacak bir mahiyettedir. Ve Rabbimiz bu konuda ne diyor?

"Zinaya yaklaşmayın!"

Ey inananlar, içki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Şüphesiz şeytan içki ve kumar yüzünden aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister” (MâideSuresi, 90, 91)

Kin, düşmanlık, nefret gibi insanları birbirine düşüren alışkanlıklar davranış haline dönüştürmek ise insanın kendine karşı en büyük sorumsuzluklarından bazılarıdır. 

Sonuç olarak insan kendisinin zararına olacak her türlü duygu, düşünce ve eylemden uzaklaşarak sağlıklı vs mutlu bir hayata yelken açmalıdır. 

Seyit Ahmet Uzun